Yıldırım Belediyesi, sosyal medya platformları üzerinden gerçekleştirilen Siyaset Akademisi-Uluslararası İlişkiler Okulu, ilk mezunlarını verdi
Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, kardeş şehri olan Bulgaristan’ın Belediye Başkanı Necmi Ali ve beraberindekileri ağırladı.
Raylı sistemi kentin kuzeyi ile buluşturacak T2 tramvay hattının T1 hattına entegrasyonu çalışmaları gece gündüz demeden aralıksız sürüyor.
Bursa’da yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak enerji verimliliğini sağlamak için birbirinden farklı yatırımları devreye alan Büyükşehir Belediyesi
İnegöl Belediyesi Başkan Alper Taban ile dijitalleşme adına ciddi atılımlar gerçekleştirirken, herkesin hafta sonu evde kaldığı pandemi dönemini de sosyal medya etkinlikleri ile hareketlendirmeye devam ediyor.
Osmangazi Belediyesi, İbrahimpaşa Mahallesi’nde can ve mal güvenliği açısından tehlike arz eden metruk binayı yıktı.
Kaçak yapıyla mücadelede taviz vermeyen İnegöl Belediyesi, Cumhuriyet Mahallesinde tespit edilen çatı arasındaki kaçak yapıyı yıktı.
Bursa Tabip Odası, 14 Mart Tıp Haftası etkinlikleri kapsamında her yıl verdiği Çevre Ödülü’nü bu yıl Kirazlıyayla Yenişehir’e bağlı
İnegöl Belediyesi’nin mobilya sanayisinde yaşanan dikiş elemanı açığına katkıda bulunmak ve iş arayan bayanlara yeni nitelikler kazandırarak istihdam edilmelerini sağlamak adına düzenlediği 192 saatlik Koltuk Dikiş Elemanı Kursu b
Görme engelli Yasir Bülbül, Yıldırım Belediyesi Müzik Akademisi sayesinde 2 ay gibi kısa sürede org çalmayı öğrendi ve hayata yeniden bağlandı.
Roma mitolojisi, Antik Roma'da yaşayan insanların mitolojik inançlarının bütününe verilen isimdir. Genelde iki ana bölümü olduğu düşünülür; ilk bölüm ki daha sonraları etkin olmuştur ve edebidir, genellikle Etrüsk mitolojisindeki öğelerin Romalılaştırılmış hallerinden meydana gelir, ikinci bölüm ise daha erken dönemlerde etkin olmuş olan ve daha çok kült olan farklı uygulama ve inançlara sahip daha özerk bir bölümdür.
Romalılar ve Din
Roma tarihi ve halkın günlük yaşamı için dinin önemi Livy'nin tarihinde de görülebilir. Roma tarihine dair neredeyse her türlü olgu, yükselişlerden çöküşlere kadar, rahatlıkla dine bağlanarak açıklanabilmekteydi. Sonuçta ilk dönem Roma dininde neredeyse her olay için bir tanrı veya tanrıça bulunması da bunun göstergelerinden sayılabilir.
Roma Dininin Bazı Özellikleri
Romalıların dini anlayışının gelişmişliğine rağmen cumhuriyetin sonuna kadar dini tanımlanabilecek fikirler yazına dökülmedi. Etrüsk kültürünün Roma'da yoğun biçimde etkili olmaya başlamasıyla yazar ve düşünürler dini konulardaki şahsi fikirlerini yazına dökmüşlerdir. Örnek olarak Cicero verilebilir.
Bunun nedeni dinin karakteristiki yapısı da olabilir. Her ne kadar bugün Roma dini olarak tanımlansa da o dönemdeki din tanımı bugünkü sistematik ve belirli başlıkları içinde bulunduran din tanımından çok farklıydı. Roma dini hiçbir zaman modern din anlayışına sahip olamamıştır. Gerek erken dönemlerindeki kültik yapısı gerekse sonraları yaşanan başta Etrüsk olmak üzere farklı kültür ve milletlerin dini yapılarının etkileşimi sistematik bir din oluşturamamıştır. Sınırları muğlak, kuralları esnekti. Her ne kadar bir tür ruhban sınıfı (rahip ve rahibeler), ilahilik gibi kavram ve kurumlar yer alsa da bunların hepsi sistematik bir biçimde bütün oluşturmamaktaydı. Zaten sonraki dönemlerde farklı kültürlerden gelen dini öğeler ile dini yapı çok farklı bir hâl almıştır.
Roma politeizmi ve inanç yapısı, özellikle son zamanlarında, birçok farklı kültürü barındırsa da bunlardan en etkin olanı her zaman Etrüsk inancı olmuştur. Ayrıca, güç sembolleri ve bazı kamusal ibadetler yoğun oranda Etrüsk kültür ve inancından etkilenmiştir. Aslında Etrüskler Roma'ya MÖ 6. yüzyılda sadece kısa bir süreliğine egemen olabilmişlerdir. Büyük ihtimalle bu sembolizm ve ibadet ilhamı bizzat Romalılar tarafından yapılmıştır.
Erken Roma Mitinin Doğası
Arkaik Romalıların bir mite sahip olmadıkları söylenebilir. Bununla kastedilen, sonraki dönemde şairlerinin Etrüsk mitolojisinden esinlenmesine kadarki dönemde, Romalıların tanrıların kökenine dair, Zeus'un Hera tarafından baştan çıkartılması gibi, bir mit anlayışının veya sıralı bir anlatının bulunmamasıdır.
Romalıların bu erken dönemde sahip oldukları dini yapı iki ana nokta ile tanımlanabilir:
Çok gelişmiş bir ayin sistemi, ruhban okulları ve ilgi tanrı "küme"leri;
Kentin (Roma kentinin) bulunuşu ve kuruluşuna dair çok zengin bir tarihi mitler yapısı ki bu yapı fani insanlar ile birlikte çoğu ilahi müdahaleyi de içerir.
Özgün Roma ve İtalik Tanrılar
Reski rahiplik, roma ayinsel ibadet ve uygulamalarını iki tanrı sınıfına ayırmaktadır: di indigetes ve de novensides veya novensiles. İndigetes Roma devletinin, şehrinin, özgün tanrılarıydılar ve böyle yaklaşık 30 tanrıya adanmış özel bayramlar (festivaller) mevcuttu. Novensides ise kültleri tarihi süreçte daha sonraları şehre gelmiş tanrılardır ki bunların ortaya çıkışları genellikle belirli bir kriz veya ihtiyacın doğduğu bilinen, belirli tarihlerdir.
Erken Roma tanrılarına, di indigetes`e, ilaveten çeşitli etkinlik ve eylemlerde çağrılan özelleşmiş veya uzmanlaşmış küçük tanrılar da mevcuttu. Bu tür eylemlere ayinsel bir boyut kazandırılmıştı, örneğin ekini ekerken belli bir tanrı ismiyle çağrılır, hasat ederken bir başkası çağrıldı. Aslında bu yoğun ayin kültürünün ve küçük tanrı anlayışının temelinde politeizmden çok bir tür polidemonizm yatmaktaydı; zira bu küçük tanrıların güçleri ancak uzmanlaştıkları/özelleştikleri eyleme yetmekteydi, diğer eylemlerde herhangi bir güçleri bulunmuyor ve bu nedenle de tanrıdan çok bir tür ilahi ruh kavramına yakındılar.
İlk panteonun başında Jüpiter, Mars ve Quirinus üçlemesi (ki bu üçünün rahipleri veya flamenleri en yüksek dereceye sahiptiler) ile Janus ve Vesta bulunmaktaydı. Erken dönemde bu tanrıların pek bir kişilikleri (veya şahsi özellikleri) yoktu ve kişisel tarihlerinde evlilik ve soy ağaçları bulunmuyordu.
Yabancı Tanrılar
Roma devleti etrafındaki bölgeleri fethettikçe komşu kültür ve toplulukların yerel tanrıları da Roma mitolojisine giriş yapmıştır. Romalılar geleneksel olarak yeni fethedilen yerlerin tanrılarına da kendi özgün tanrıları ile bir tutmuş aynı saygı ve onuru bahşetmişlerdir. Birçok seferde yeni fethedilen bölgenin tanrılarının da Roma'da yeni tapınaklarda yer almaları için davette bulunulmuştur. Bu nedenle Roma'ya özgü olmayan birçok farklı kült, tanrı ve tanrıça Roma mitolojisine giriş yapmış kimi zaman bu yeni tanrı ve tanrıçalar hali hazırda Roma mitolojisinde var olan belirli tanrı ve tanrıçalarla özdeşleştirilmiştir.
Önemli Roma Tanrıları
Ceres: Dünya tanrıçası
Cupid: Aşk tanrıçası
Diana: Avcılık ve ay tanrıçası
Janus: Kapıların tanrıçası
Jüpiter: Tanrıların kralı
Merkür: Haberci tanrı
Minerva: Hikmet tanrıçası
Plüton: Yeraltı dünyasının kralı
Neptün: Denizlerin kralı
Vulcan: Demircilik ve ateş tanrısı
Dilara Kaygısız / Mora Dergisi-İçerik Editörü