"İkra/bi-ismi rabbike-llezi halag"
"Oku rabbinin adıyla oku"
"Oku" diyor, kutsal kitabımızın ilk ayeti.
Peygamber Efendimizin insanlığa gönderilmesinin ilk sebebi, güzel ahlak ve temizliği yaymak adınaydı.
Peki, müslümanlar ne kadar okudu, ne kadar güzel ahlâk sahibi oldu. Avrupa ülkeleri, bu vasıfları yaşarken Müslümanlar kitabının ve peygamberinin yolundan neden saptı.
Küfür diyorum evet küfür, küçücük çocuklardan yaş almış dedelerimize kadar ağızlarında argo ve küfür.
"Çirkin lâf edenle onu yayan, günah işlemekte eşittir. " Hz Ali.
Ağzı küfürlü insanın yüreğinde nasıl sevgi barınır? Sevgisiz insanın medeniyeti insanlığı nasıl olur?
Okumak demiştim yazımızın başında, okuyarak kelime haznemiz dolar. Bir tartışma anında kendimizi savunmamız ya da kendimizi anlatmamız gerektiğinde küfür ve argo gibi aciz kelimelere baş vurmaktansa, okuyarak öğrendiğimiz bilgiler dahilinde güzel ve anlamlı cümleler kurarız. Bu davranış bizi yüceltir, yücelmek insana özgüdür. Tüm bunlardan çıkarılması gereken sonuç, insan olabilmemiz için nazik, saygılı, empati kurabilen bireyler olmamıza geliyor.
Nezaket diyorum gençlere, daha nezaket kelimesinin manâsını bilmeyen gençlerimiz mevcut. Nezaket komşu hanım teyzemiz değildir. İncelik nazikliktir nezaket.
Hayat bize küfür ederek, kaba davranarak vurarak kırarak yaşamak ve yaşatmak için verilmedi. Kendimizi çember kıyısına yapılan oya gibi işlemeliyiz. Aklımızla, bilgimizle yenmeliyiz karşımızdaki insanları.
Eşimizle gerçeklestirdiğimiz eylemimizi, dilimize yerleştirip kızdığımız kişinin annesine, eşine ve hatta daha da küçülüp çocuğuna kadar nasıl telâffuz edebiliriz? Küfür basit bayağı bir söylev değil midir?
Bu ilim çağında, kitapların bolluğunda cahil ve sığ olmamalıyız.
Haysiyetli, verimli, saygıdeğer, donanımlı bir birey olmak; parayla, mevkiyle, diplomayla olan durum değildir.
Hangi dinden, hangi ırktan olursak olalım çevremizi, bedenimizi, dilimizi ruhumuzu temiz tutmamız gerekiyor.Yaşadığımız hayat bizi utandırmamalı; çünkü zamanın insanlara yaşadıklarını yüzüne vurma gibi bir özelliği mevcuttur.
Geleceğimizin anneleri sevgili genç kızlarımıza sesleniyorum. Öylesine güzel baharlarsınız ki, sizler nasıl argo konuşup hatta küfür edebiliyorsunuz? Toplu taşımalarda ve sokakta şahit olduğumu yazıyorum.
Gençlerimiz, küfür ve argo kelimelerden arınarak, dil temizliği, saygı, sadakat ve diğer güzel ahlâk özelliklerini hayatlarına katıp kendilerini tamamlamaları gerekiyor.
Dünyayı okumak, sanat ve edebiyat kurtaracak. Küfür ve argo kelimelerin temizliğini sanatçılara bırakalım. Onlar, eserlerinde gerekli noktayı dile getirmek mecburiyetindedirler. Şairler, ustaca serpiştirirler küfrü mısralarına bin kat yıkanmışcasına incecikten sunarlar şiirlerinde, karikatüristler tam yerinde kullanırlar küfrü, yazarlar romanlarına, öykülerine harman ederler ki, kulakların genzini yanmaktan kurtarırlar.
Sanatla kalınız derken,çocuklarımızın tertemiz bir dünyada yaşamasını umut ederek, şiirimi bırakıyorum duygularıma destek veren yüce gönüllerinize.
HASRET
Gecenin kör vakti iliklerime işlemişse
Sensizlik
Tutamam konuşur kalemim
Oturmuşsa rakı soframa benden önce
Buğulanmış gözlerim
Sunturlu küfürlerimi hak etmiştir
Acımasız hayalin
Ulvî gecelerinin ayinli dualarında
Kor kor ediyorsa hasretin
Çaresizce yüzüme kondurup
En güzel gülüşümü
Adım adım darağacına gitmektir
Sensizlik